İslam coğrafyasında asırlarca resim ve heykel sanatı dini kaygılardan ötürü gelişim gösterememiştir. Hatta İslamiyet öncesi resim ve heykel sanatının en iyi örneklerini veren pek çok coğrafyada bu sanat dalları tamamen yasaklanmıştır. Bunda elbette ki temel kaygı putperestlikle bağlantılıydı. Peki, bu coğrafyalarda sanat tamamen yok mu oldu? Hayır, özellikle mimari sanat ve hat sanatı zirvelere erişti. Dünyanın en güzel mimari eserlerini ve hat sanatının en nadide eserlerini İslam’ın altın çağında, İslam coğrafyasında görüyoruz.
Mardin hem mimari sanatın hem de hat sanatının en güzel örneklerini barındırmakla meşhur. Mardin turu için bölgeye gelen ziyaretçiler özellikle tarihi şehrin farklı yerlerinde rastladıkları bu sembole merakla bakmaktadır. Bir dikdörtgen içinde labirent misali bir sembol… Hat sanatının en güzel örneklerinden olan bu sembol aslında bir tür yazı stilidir ve buna Kufi yazısı denir. İsmini ise özellikle İslam’ın erken dönemlerinde sanatsal anlamda önemli bir merkez olan Güney Irak’taki Kufe şehrinden alır. Geometrik bir yazı türü olan kufi stili özellikle Mardin, Hasankeyf ve Diyarbakır’daki tarihi cami ve medreselerde karşımıza çıkmaktadır. Belki de günümüzde kullanılan QR kodlar buradan ilham almıştır.
Mardin tarihinin ve Mardin kültürünün önemli bir parçası olan bu yazı stili Zinciriye Medresesi, Kasımiye Medresesi ve Ulu Cami gibi önemli tarihi yapılarda görülür. Mardin’de gidilecek yerler nerelerdir diye soracak olursanız. Size Kufi’leri takip edin derim.